16 Ağustos 2009 Pazar

Geri Sayımda Son: 1 gün3 Saat

Selam arkadaşlar önceki yazımda mülakattan bahsetmiştim şimdi ise yola çıkmama 48 saatten az kaldı.

Stresli bir valiz hazırlama sürecinden geçmedim desem yalan olur, yanında götürmen gereken bir sürü eşya ve kilo kısıtlaması olunca can sıkıcı oluyormuş onu anladım.

Önümüzdeki günlerde gidecekler varsa belki ışık tutar diye yazayım "Yanıma Neler Aldım".
İsveçe gideceğim için kazaklar revaçtaydı haliyle sanırım bi 10 kazak aldım yanıma, 3 kot 2 canvas pantolon yeterli olacaktır sanırım ihtiyacım olursa oradan alacağım artık.
Bir valizim kotlar , tshirtler ,uzun kollular, gömlekler ve kazaklarla doldu.
Tabi aralara hazır çorbaları sıkıştırmayı unutmadım ; )
Baharatlar ve bir ufak bir kap salça valizde yerini aldı.
"Baharatsız yemek mi olurmuş" diyenlerdenim.
E tabi birde göz ağrısı süs biberi turşusu.
İnek Şabanın Tereyağı misali saklıycam :D Zaten yabancılar yiyemezler.
Olurda Wazabiye bayılann Capon kızlarımız olursa bilemem :D

Gideceğim yurtta muftak eşyaları ve yatak takımlarıda bizim sorumluluğumuzda olduğu için burdan götürmeye karar verdim.

Pilav tenceresi :D ufak bi teflon ve 2şer tane çatal bıçak koydum tabi patates soyacağını unutmayalım = )

Bir valizim böyle doldu.
İkinci valize ise vakumlayarak 8cm kalınlığa kadar inen yorgan ve yastığımı valizin el altına yerleştirdim ve nevresimler...
Açıkcası yurda yerleşeceğim ilk gün fellik fellik yastık yorgan ve nevresim aramaya hiç niyetli değildim.

Şimdi söyle bir soru gelecek ; "nerden geliyor bu değirmenin suyu?"
Heyecanlanmayın uçağı kapatmadım :D

Hani 20 Kilo sınırı varya...
Hane halkıda benim isveç'e gitmemden istifade tatili orda yapmaya karar verdiler, hal böyle olunca kilo miktarı 3 katından fazlaya çıktı.

Size tavsiyem, illaki bot ve kalın bir iki mont götüreceksiniz, bot ve mont valizde yer kaplayacağına üstünüzde olsun giyin botları elininzin altınada alın montunuzu binin uçağa ;)
Merak etmeyin kurdeşen dökmezsiniz.
Olmadı botları çıkartın uçakta :P Hahaha yok artık.

Bir dahaki yazımda yurt ortamından bahsetmeyi planlıyorum, ama kısaca bahsedeyim.
Housing Companynin sitesi şudur : http://www.tunabyggen.se/Merak eden bakabilir.

Bir koridorda odalar ve odalarda kalan kız erkek karışık on kişi, odaların bazıları çift bazıları tek kişilik ve her odanın banyosu ve tuvaleti ayrı. Benim en çok rahatlatan bu oldu açıkcası ne o öyle umumi tuvalet gibi :D Peçeteyle kolonyayı koy tam olsun ahaha.

Ortak kullanılan tek alan ise mutfak , aldığım duyumlara görede en çok makaranın olduğu yerlerden biride koridormuş.

Hadi hayırlısı bakalım, bindik bir alamete.....

10 Ağustos 2009 Pazartesi

Erasmus Mülakat Soruları Erasmus Mülakatı

Günlerden Salı, 10 Agustos 2009 benim İsveç'e gitmeme 8 gün kaldı ama bundan önce bugüne kadar geçen süreçleri yazmak istedim.

Her üniversitenin erasmus yazılı sınavı farklı zorlukta oluyor ama belli bir altyapı gerektirdiği konusunda hem fikir herkes.

İkinci aşamada mülakat var, Başkent Üniversitesinde erasmus hibe sıralaması %50 G.ortalama %25 Yazılı sınav ve %25 Mülakat alınarak oluşturuluyor.
Fakat illaki mülakatıda geçmek gerek ; )

Ben mülakata girmeden önce biraz araştırma yaptım neler sordukları ve hangi kriterlere göre değerlendirdikleri konuları gibi.

İlk adım okulunuzdan erasmusa gitmiş kişilerin ismini okulunuzun Erasmus sorumlusundan öğrenmek.
Evet isimleri aldık hangi bölümlerde olduklarını öğrendik.
İsimlerini öğrendiğiniz kişilerin ders programlarına bakıp ulaşabilirsiniz.
Kafanızdakileri gidin sorun eminim samimiyetle sorularınızı cevaplayacaklardır.

Erasmus Mülakat Soruları

Hep merak edilen, mülakata girmeden önce tırnak yeme sebebi erasmus mülakat soruları.
Heyecan yok : )

Mülakata girmiş biri olarak sırayayım.

  1. Kendinizi tanıtın, ailenizi anlatın!
    Bu soruyu sormayabilirler bile ama genede hazırlıklı oldun.
    Ailenizle ilgili anne baba mesleği nerede çalıştığı, kardeşiniz varsa okuyup okumadığı gibi sorular gelecektir.


  2. "Neden Erasmusa gitmek istiyorsun delüganlı söyle bakalım" derler = )
    Samimi Olun!
    Açıkcası bu konuda dürüst olmalısınız, yeni yerler görmek, farklı yemekleri tatmak, gezmek , eğlenmek, kendimi geliştirmek gibi şeyleri söyleyin.
    Hatta gitmek istediğiniz organizasyon varsa "sensetion white" mesela ;) söylemekten çekinmeyin bu tarz açık sözlü olmanız "özgüveninizin tam olduğu" konusunda sinyaller verir.
    Dipnot:Türk Kültürün yayıcam gibi klişe mevzulara gitmeyin bence çünkü adı üstünde klişe.


  3. Neden X ülkeyi tercih ettin?
    Gerçeği Söyleyin
    Bana gelen sorulardan biri buydu, mesela benim bölümüm için tek geçerli olan ülke Hollandaydı bende bunu söyledim!(Tabi sonra İsveç oldu ayrı konu, o an için tek ülkeydi NL)
    Hatta mülakatta bana bu soruyu soran prof durumu biliyor olacakki "sadece orası vardı" dediğimde başını aşağıya doğru sallayarak aferim dercesine onayladı!

    Kalkıpta "işte hollanda söyle güzel böyle güzel, eğitim sistemi 10 numara" diye övmedim.


  4. X ülkesi hakkında ne biliyorsun?
    Araştırmanızı yapın ;)
    Aklı birazcık tilki gibi kullanmanın hiç bir zararı olmaz...
    Eğer mülakat soruları hakkında araştırma yapmamış olsaydım Hollanda hakkında sorulan bu soru karşısında kala kalabilirdim.
    İllaki "Red Light'ı, Hollanda'nın güzel kızlarından ve başarılı futbol takımından" bahsedebilirdim ama bu karşımdaki jüriyi ne kadar tatmin ederdi bilemiyorum! o yüzden bende ekşi sözlük başta olmak üzere gideceğim ülkeyle alakalı bilgiler edindim.

    Sizde söyle yapın emin olan %100 işe yarıyacak.


  5. Seni Kim Finanse Edecek?
    Burs çıkmadığı yada çıkıpta paranız bittiği takdirde size kimin maddi destek sağlayacağı mevzusu.
  6. Yurtdışına çıkıp çıkmadığınız?
    Formalite soru cevapla ve geç

Sonuç olarak 10 dakikayı geçmiyor mülakatınız.

HANGİ KRİTERLERE GÖRE DEĞERLENDİRİLİYORSUNUZ.
Jüridekilerin ellerindeki formun bir örneğini arama sonucunda buldum.
Buraraya tıklayarak mülakat değerlendirme formuna göz atabilir ona göre gardınızı alabilirisiniz.
Buda yeni gireceklere benden kıyak olsun ; )


Diğer ipuçuları giyiminiz;
Ben böyle şeylerde işin ciddiyetine uygun giyinilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yani düşük bel kot, sıradan bir tshirtle gitmemelisiniz.
Sonuç olarak mülakata gidiyorsunuz ve ona uygun giyinmeliniz ŞIK.

Güleryüz;

Evet en önemli unsurlardan biride budur!! çünkü siz mülakata gidiyorsunuz yani olay etkileşim.
Tabiki ağzını açıp 5 lik simit gibi gülmekten bahsetmiyoruz.
Gülerek konuşun ama samimi olsun...

Vücut Dili , Göz Teması ve Tatbikat;
Kesinlike gös temasında kaçınmayın, konuşurken göz temasında bulunmanız kendinize güvendiğiniz gösterirki bu "erasmus öğrenci değerlendirme formu"nda yer alan bir bölümdür!
Çok uzun uzadıya vücut dilini yazmayacağım biliyorsunuzki önemli unsurlardan biride bu.

Makyavelist Olun "Amaca Giden Her Yol Mübahtır."

Ertesi gün mülakatınız varsa bu soruların cevaplarını kendinize göre cevaplarını ve ingilizce şekilde kendinize söyleyin kısaca tatbikatınızı yapın bu şekilde daha akıcı konuşabilirsiniz ve büyük bir sorun olmazsa mülakattan mutlu ayrılırsınız.
Unutmayın bu ayıp yada etik dışı değil önemli olan sizin erasmusa gitmeye hak kazanmanız ;)


Başkent Üniversitemde mülakat ingilizceydi fakat üniversiteden üniversiteye değişebilir.

Erasmus Süreci yazı dizimin Mülakat başlığında yazacaklarım bu kadar.

Sonuç olarak 85 puan alarak mülakatı geçtim.

Benden şimdilik bu kadar.

30 Temmuz 2009 Perşembe

Çabuk Geçen Günler



Başlıktan anlaşıldığı üzere yolculuk tarihi yaklaştıkça günler 24ten daha kısa bir sürede günü tamamlamaya başladı benim için.

:Kalan Gün Sayısı

Yurtdışı, eğitim , yeni kültür & çevre tamamda ne kadarda olsa yalnızlık hissi "böyle ışık bana gel gel gel diyordu" misali kendine çekmeye başladı.


Tabi birde valiz krizi var henüz yaşanmayan : O. Herkesin ilk sorduğu soru "hazırlık yaptın mı?" pardon nası yani? Tamam götüreceğim şeyleri kafamda tasarlardım... e sonra :D illa valizemi yerleştirmek lazım arkadaşım.

İsveç hakkındaki araştırmalarımın sonucunda adamların yemek kültüründen pek anladıkları yok.
Hal böyle olunca iş başa düşecek tabi.

Aklıma gelen 4 şey zeytin yağı, nar ekşisi(limon yerine) , baharatlar ve hazır Türk işi çorbalar.

Daha iyi fikirleriniz varsa bekliyorum....

22 Temmuz 2009 Çarşamba

Okumaya Başlayamadığım Kitaplar

Geçen gün Migrosta gezerken kitap reyonundaki %40lık indirime rastladık, fırsat bu fırsat birbirinden farklı güzel kitap aldım kişisel gelişimden romana kadar...

İşin kötü yanı gün içerisinde bilgisayarda fazladan "gereksiz vakit" geçirmemden ötürü canım kitaplarımı okumaya başlayamadım adam akıllı.

İşin dahada kötü yanı : ) Derdide dermanıda bilipte ilacı kele sürmemek.
Bilgelik hikayeleri'nden beğendiklerimi bloguma yazacağım.

Arayüz Geliştirme Sürecim


Normalde kodlama sürecinde olduğum web sitemin kod kısmını bir kenera bırakıp tasarım sürecine ağırlık vermeye başladım.Bunu yapmamın amacı sadece kod yazarken neler ihtiyacım olduğunu tam olduğu doğru olarak tespit edememem.

Tabiki görsel tasarım için öncelikle photoshop'u seçtim.
Bir adım sonrası flash ile sol üstte gördüğünüz sarı brushlarla oluşturulmuş barkodlu formüllü bölümü hareketli hale getirmek olacak.

Brushlardan Güzel Sonuçlar

Bilmiyorum çok farklı tarzdaki brushları bir arada kullanmak ne kadar göz hoş geliyor.Görmüş olduğunuz tasarım henüz gözümü tırmalamıyor.

Eksikleri var zaten önemli olanla eskiklerini gidermem.
Eğer fikirleriniz varsa yazmaya çekinmeyin.

21 Temmuz 2009 Salı

Gecenin yarısında yazmak...

Düşündümde resmi web sitemde , yaşadığım herşeyi birincil tekil şahıs ağzından anlatmasam daha iyi o yüzden bu blogu tutmaya karar verdim.
Son 28 gün.


Bugünden itibaren İsveç'e gitmeme 28 gün kaldı.
Henüz eşya hazırlama telaşına başlamadım ama başlasam hiç fena olmaz.
Eşya hazırlamaktan bahsediyorum ama henüz ortada valiz yok : ).Ev ahaliside kendi arasında fermuarlı fermuarsız valiz tartışması yapıyor.Tabi bana yer yol Roma.


Ayrıca garip bir his var içimde, hayır hayır heyecan değil! kendi anakarandan ayrılıp başka bir kıtaya gitmenin verdiği garip his.

Asıl eğlence Adana havaalanına gidip" gittiğimi anlayınca" olacak tabi birde Arlandaya inerken.

Eğlence dediğime bakmayın bir yandanda "yusuf yusuf" atıcam, çünkü hiç bilmediğim bir sistem, çevre , alışkanlıklar ve Türkçenin haricinde bir dili anadil olarak kullanmak.Evet artık 10 ay boyunca derdimi ingilizce anlatıcam : ) düşündürücü değil mi?

Düşünmekten çıkıp tecrübe etmeye başladığımda onlarıda yazıcam.
Şimdi uyuma vakti.